Sosyal girişimcilerin işlettiği sosyal girişimlerde bu değer oluşumu eşzamanlı olarak üç yoldan tam ekonomik olandan sosyo-ekonomik olana doğru bir aralıkta gerçekleşir:
Ekonomik Değer
Ekonomik değer, bir kaynak veya girdi seti alarak, bu girdilerin değerini artıran ek girdiler veya süreçler sağlayarak ve böylece değer zincirinin bir sonraki seviyesinde daha büyük pazar değerine sahip bir ürün veya hizmet üreterek yaratılır. Ekonomik değer yaratma örnekleri, ister küçük, ister bölgesel ister küresel olsun, kâr amacı güden çoğu şirketin faaliyetlerinde görülebilir. Ekonomik değer yaratma ölçütleri yüzyıllar boyunca rafine edilmiş, yatırım getirisi, borç/öz sermaye oranları, fiyat/kazançlar ve çok sayıda başka ekonometri ile sonuçlanmıştır. Bu ölçüler, dünyadaki çoğu ekonomik faaliyeti analiz etmenin temelini oluşturur.
Sosyal Değer
Sosyal Değer, bireylerin veya bir bütün olarak toplumun yaşamlarında iyileştirmeler oluşturmak için kaynaklar, girdiler, süreçler veya politikalar birleştirildiğinde yaratılır. Çoğu kar amacı gütmeyen kuruluşun varlığını haklı çıkardığı yer bu arenadır ve ne yazık ki yaratılan gerçek değeri ölçmekte en çok zorluk bu seviyededir. Sosyal değer yaratma örnekleri, kültürel sanat performansları, ormanda yürüyüş yapmanın zevki veya daha adil bir toplumda yaşamanın faydaları gibi “ürünleri” içerebilir. J. Gregory Dees’den tekrar alıntı yapmak gerekirse, Sosyal Değer “kapsayıcılık ve erişimle ilgilidir. Bu saygı ve kurumların açıklığı ile ilgilidir. Tarih, bilgi, miras duygusu ve kültürel kimlikle ilgilidir. Değeri ekonomik veya sosyo-ekonomik terimlere indirgenemez”. Sosyal değer, ırkçılık karşıtı çabalarda, topluluk örgütlenmesinin bazı yönlerinde, hayvan hakları savunuculuğunda ve halk sanatında bulunabilir. İçsel değeri vardır, ancak üzerinde anlaşmak veya ölçmek zor olabilir.
